Sözcükleri ve yazılışlarını kısaltıyoruz; çünkü iletişimin günlük yaşamın ritmine ayak uydurması için buna ihtiyacımız var. Bilhassa dijital çağ ile birlikte bu ihtiyacımız biraz daha artmış gibi görünüyor. Çünkü, görece daha yavaş akan yazılı kültürü hızlandırmak için OMG, BTW, STH, DIY, FAQ ve ASAP gibi kısaltmalara ihtiyacımız var. Ama bu türden kısaltmalar, bilhassa İngilizcede akronim halini alarak kökenlerini unutturabiliyor. Nihayetinde, açılımlarını unuttuğumuz kısaltmalar halini alıyorlar. İşte bazı örnekleri:
Good Bye
Esasında “God Be with You”nun (Tanrı seninle olsun) kısa yazılışı. God sözcüğünün good’a (iyi) dönüşümü “good morning”/”good evening” gibi ifadelerdeki örüntülere benzemesi ile gerçekleşmiş. Good Bye (ve daha sonrasında sadece bye) kullanımının 16. yüzyılda yaygınlaştığı biliniyor. Günlük dilde kişilerin ayrılırken birbirlerine iyi dileklerde bulunması için kullanılan ifadenin bu hali alması dildeki sekülerleşmenin işaretlerinden biri olarak okunabilir.
OK
Görece daha yeni bir kullanım. 19. yüzyılın ortalarında Amerika’da yaygınlaşıyor. “All correct” (tamamen doğru) ifadesinin mizahi bir biçimde “orl korrect”e dönüşerek kısaltılması ile OK sözcüğü ortaya çıkıyor. Bu sözcüğün kökeni, tuhaf bir şekilde, günlük kullanımdan tamamen uzaklaşıyor. Bu yüzden, İngilizce eğitiminde ilk öğrenilen sözcüklerden olmasına karşın, sözcüğün neden büyük harflerle yazıldığı gibi sorular cevapsız kalıyor.
Radar
1940’larda ortaya çıkan bu sözcük “Radio Detection and Ranging” ifadesinin kısaltması olarak kullanıma giriyor. Ama sözcük bu kısaltmadan bağımsızlaşarak kendinden menkul bir kelime haline geliyor. Günlük dilde sık kullanılan bir metafor olarak da yaygınlaşıyor. Örneğin, TDK’nın Türkçe sözlüğünde radar sözcüğü için “içgüdü, seziş” anlamları veriliyor.
Laser
Radar’a benzer şekilde ortaya çıkıyor. 1960’larda “light amplification by stimulated emission of radiation” ifadesinin kısaltması olarak kullanılıyor.
SUV
Otomobil sınıflandırmaları içerisinde “sports utility vehicle” kategorisinin kısaltması olarak kullanılıyor. Bu kısaltma, resmi otoriteler tarafından Türkçeleşmiş bir sözcük olarak kabul edilmese de, Türkçede de yaygın bir biçimde ve aynı anlamıyla kullanılıyor.
PIN
1970’lerde “personal identification number” ifadesinin kısaltması olarak kullanılıyor. Özellike mobil iletişim teknolojilerinin yaygınlaşmaya başladığı 1990’larda Türkçede de yaygın bir şekilde kullanılıyor. Ama TDK gibi otoritelerin sözlüklerinde yer almamaya devam ediyor.